14 Mart 2014

GAPS Ailesinde Yeni Bebek

Çocuğunuza verebileceğiniz en önemli kazanımlardan biri, sağlıklı bağırsak florasıdır. Sağlıklı bir bağırsak florası, akıl sağlığının, fizyolojik sağlığın, güçlü bir bağışıklık sisteminin temelidir. Bebeğin bağırsak florasının temelleri doğumdan sonraki ilk 20 günde atılıyor. Evet, gelecekteki sağlık sorunlarımızın büyük bir kısmını neredeyse doğumdan itibaren bağırsaklarımızda taşıyoruz. Bebekler olgunlaşmamış bir bağışıklık sistemiyle dünyaya geliyorlar. Bebeğin bağışıklık sisteminin olgunlaşmasında sindirim yolundakisağlıklı bakteri florası hayati rol oynuyor. Hayatının ilk 20 gününde dengeli bir bağırsak florası oluşmazsa, bebeğin bağışıklığı tehlikelere açık hale geliyor.

Bebekler steril bir bağırsakla doğarlar ve bağırsak florasının çoğunu annesinden alırlar. Annenin bağırsak florası anormalse çocuğuna da bu şekilde geçer ve çocuk egzama, astım, diğer alerjiler ve ciddi öğrenme bozukluklarına yatkın hale gelir. Bilimin bildiği kadarıyla doğmamış bir bebek sterildir. Vücudunda bakteri, virüs veya mantar yoktur. Doğum sırasında doğum kanalından geçerken ilk mikrop dozunu alır. Cildi, gözleri, ağzındaki mukus zarları ve burnu ilk mikro florasına kavuşur. Annesinin vajinasındaki sıvıları yuttuğunda sindirim sistemi ilk bakterilerle, virüslerle ve mantarlarla dolar. Bu yüzden annenin vajinasında ne yaşıyorsa, bebek de onu alır.

​Tıp bilimi, vajinadaki floranın bağırsaklardan geldiğini gösteriyor. Kadının bağırsağında ne yaşıyorsa, vajinasında da o yaşıyor. Örneğin vajinasında yinelenen pamukçuk varsa, ne kadar mantar önleyici ilaç kullanırsa kullansın yeniden ortaya çıkıyor. Karşılaştığım bütün GAPS’lı çocuk annelerinde, istisnasız olarak kronik bağırsak disbiyozu belirtileri oluyor. Annelerin çoğu, çocuk sahibi olmadan önce yıllarca doğum kontrol hapı kullanmış oluyor. Çoğu anne pek çok kez antibiyotik tedavisi görmüş. Çok sayıda anne, bebeklerini emzirmemiş ve kendi annelerinde de bağırsak disbiyozu mevcut. Neredeyse hepsinde, anormal bağırsak florasıyla bağlantılı bir veya daha fazla rahatsızlık var. GAPS’lı çocukların anneleri yaygın olarak şunlardan şikayetçiler: sindirim bozuklukları, astım, egzama, saman nezlesi ve diğer alerjiler, migren, adet öncesi sendromu, romatizma, cilt sorunları, kronik sistit, pamukçuk. Bu rahatsızlıkların birbiriyle ilgisi yokmuş gibi gözükse de, hepsinin kaynağı bağırsak disbiyozudur (anormal bağırsak florası).

​​Peki ya babalar? Vakaların çoğunda GAPS’lı çocukların babaları da sindirim problemleri, astım, egzama, migren, cilt problemleri gibi bağırsak floralarının normal olmadığını gösteren hastalıklardan şikâyetçiler. Elbette baba, düzenli cinsel ilişki yoluyla annenin vajinal florasına katkı sağlıyor. Aslında, annede bağırsak disbiyozuna rastlanılmayan nadir durumlarda, babanın şiddetli bağırsak disbiyozu olduğu görülüyor. Babanın bağırsaklarında durum buyken, kasıklarındaki flora da anormal oluyor ve anneye bulaşıyor. Anne de doğum sırasında bu florayı bebeğe aktarıyor.

​GAPS’lı çocukların, özellikle de annesinin tarafından nine ve dedelerinin sağlık durumunu sorduğumda, genellikle nesiller boyunca süren bağırsak florası sorunları ortaya çıkıyor. Hasar, her nesilde giderek derinleşiyor. Bunda antibiyotik çağının, doğum kontrol haplarının, emzirmenin demode sayılmasının ve değişen beslenme alışkanlıklarının da katkısı var. Sağlıksız ebeveynlerin sağlıksız çocuklar dünyaya getirdiği doktorlar tarafından bilinen bir gerçek. Annenin vücudu, gelişmekte olan bebek için dokuz ay boyunca bir yuva, besin kaynağı ve doğum sonrasında bir bakım evi görevi görür. Bu yüzden bebeğin sağlığı için özellikle annenin sağlığı önemli. Modern toplumumuzda kadınların sağlığı modern hayat tarzı yüzünden nesillerdir risk altında. Bu haldeyken, çocuklarımız arasında yaygınlaşan otizm, DEHB, dispraksi, disleksi, astım, egzama, alerjiler, diyabet ve pek çok diğer sağlık sorunu sizce şaşırtıcı mı?.

Çocuklarımızın sağlığını tehlikeye atan başka bir önemli faktör de, çocuğun anne karnından itibaren maruz kaldığı toksin yükü. Yıllar boyunca plasentanın cenini, anne karnındaki bütün toksinlerden koruduğunu düşündük. Son araştırmalar yanıldığımızı gösteriyor. Cenin, annenin maruz kaldığı toksinlerin çoğunu toplar. Amalgam dolgulardaki cıvanın, yiyeceklerden ve çevreden gelen toksinlerin ve annenin anormal bağırsak florasının ürettiği toksinlerin bebeğe geçme olasılığı yüksek. Annenin hamilelik sırasında ne kadar toksik olduğuna bağlı olarak farklı bebekler, farklı toksik yükle doğarlar. Toksik yükü fazla olan bir bebek hayata dezavantajlı başlar. Aşı, enfeksiyon, yiyecekler, ilaçlar gibi çevresel faktörlere karşı daha savunmasızdır. Hamile kadının insan yapımı kimyasallardan, tütün dumanından, radyasyondan, ilaçlardan vb. uzak durması, bebeğinin minik vücudundaki toksik yükün az olmasını sağlar ve çocuğun hayata güzel bir başlangıç yapma şansı olur.

Peki, bebek doğduktan sonra neler oluyor? Olması gereken en önemli şey, emzirme. Anne sütü, özellikle de doğumdan sonraki ilk günlerde gelen ilk süt, bebeğin sindirim sisteminin sağlıklı mikrop florasıyla dolması için hayati önem taşıyor. Biberonla beslenen bebeklerin, emzirilen bebeklere göre tamamen farklı bir bağırsak florası geliştirdiği biliniyor. Biberon bebekleri daha sonra astım, egzama, diğer alerjiler ve sağlık problemlerine yatkın oluyor. Hepimiz biliyoruz ki en iyisi anne sütü! Ancak annenin kanında dolaşan çoğu madde sütünde de var. Bağırsak florası anormal bir annede, bağırsaktaki patojen mikropların ve kan dolaşımına giren iyi sindirilmemiş yiyeceklerin ürettiği toksinler süte ve bebeğe geçiyor. Bu nedenle yeni bir bebeğe hazırlanırken, anne ve babanın sağlıklı bir bağırsak florasına sahip olmaları gerekir. GAPS beslenme protokolü bağırsak florasının sağlığının temeli olduğu için anne ve babanın yeni bebekten önce alması gereken önlemler son derece önemlidir.

Eğer eşlerde ciddi sindirim sorunları, alerji, kronik yorgunluk, uyuşukluk ve diğer tipik GAPS semptomlarından biri yoksa, gebe kalmadan önce 4-5 ay boyunca Tam GAPS Diyeti uygulamalılardır. Eşlerden birinde, özellikle de annede belirgin bir GAP sendromu varsa, daha sağlıklı ve gebeliğe hazır hissedene kadar tüm GAPS Beslenme Programını uygulayın. Zaten hamileyseniz hemen Tam GAPS Diyetine başlayın. Ama Giriş Diyeti bölümünü iyice okuyun ve fermente gıdaları (daha önce hiç almadıysanız) kademeli olarak almanız gerektiği için diyete nasıl katacağınızla ilgili tavsiyeleri uygulayın.

​GAPS Diyetini ilgili bölümlerde anlattık. Burada birkaç önemli nokta daha eklemek istiyorum: İşlenmiş yiyeceklerden (paketli ve kutulu her şey), gazlı içeceklerden, şeker ve gıda katkılarından kesinlikle uzak durun. Dışarıda yemekten kaçının! Dışarıda yerseniz; işlenmiş yağlardan, kimyasal katkılardan, karbonhidratlardan, kalitesiz proteinlerden ve gelecekteki bebeğiniz için tehlike oluşturan pek çok şeyden kaçamazsınız. Evde taze malzemelerle taze yemekler yapın. Evde yemeye alışık olmayanlar için bu çok büyük bir değişiklik olabilir. Ama durup düşünürseniz, hamilelik sadece 9 ay sürüyor. Bunu, bebeğinizin sağlığına ve geleceğine yatırım olarak görün. Bebeğinizin bunu hak ettiğini eminim kabul edersiniz!

Gebelik öncesinde ve sonrasında dikkat edilmesi gereken diğer ilgili konular:
1. Vücudunuzda ve dolayısıyla bebeğinizdeki genel toksik yükü azaltın.
2. Hamileliğinizin tadını çıkarın!
3. Doğuma ve emzirmeye hazırlanın.

​Bebeğinizi anne sütüyle beslemenin önemini ne kadar tekrar etsem azdır! Özellikle ön sütün salgılandığı o ilk günlerde. Sizin sütünüz gelmiyorsa, bir süt anne veya sütünü verecek bir anne bulmaya çalışın. Başka seçeneğiniz yoksa ve bebeğinizi hazır sütle besleyecekseniz (aralarda meme sütüyle desteklense bile), en başından itibaren her biberona biraz probiyotik katın. Bir biberon bebeği, 4 aydan itibaren katı gıdalar tüketmeye başlayabilir. Meme emen bir bebek, çok obur değilse 6 ay sonra katı gıdalara geçebilir. 

İlk 6 aydan sonraki 10 hafta boyunca ve sonrasında bebeğinizi nasıl besleyeceğinizi; bebeğinizi beslemek dışında yapmanız gerekenleri (aşıyla ilgili konular, toksinlerden korunma, bakım malzemelerinin kullanılması vb.) de kitaptan öğrenebilirsiniz. Ayrıca, kitabın “Aileler” bölümünü ve “Genetik” bölümünü de tekrar okuyunuz.

Devamı için lütfen kitaba bakınız. (Kitap hakkında bilgi için lütfen tıklayınız: www.gapskitap.com)

Kaynak: "GAPS Bağırsak ve Psikoloji Sendromu için Doğal Tedavi Yöntemi" kitabı;
              ​ Yazar: Uzm. Dr. Natasha Campbell-McBride, MD

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder